FETHULLAH GÜLEN
«SEN DE Mİ BRÜTÜS?»
Hemen her hocanın her müftünün mezhebsiz olabileceği
akıldan geçebilirdi de, sizin gibi Risale-i Nur okumuş bir kimsenin Vehhâbileri
övmesi aklımızın kenarından geçmezdi. Risale-i Nur okuyup inanan ve onunla amel
eden kimsenin mezhebsiz veya Vehhâbi meşrebli olmasına imkan var mıdır? Risale-i
Nur'da Vehhâbilik aleyhine ve ictihad edecek müctehid taslakları aleyhine
yazılar vardır. Nurcu denilen kimselerin Vehhâbileri övmesi mezhebleri inkar
etmesi veya muctehidlik taslaması düşünülebilir mi? Risale-i Nurları istismar
edenler hariç, hiç kimsenin yukarıda zikredilen vasıflarda olabileceğini tahmin
etmek mümkün müdür?
Almanya'da çalışan bir okuyucumuz sizin bir bantınızı
göndermiş. Kulaklarımıza inanamadık. Bu ses Fethullah Hoca'nın olabilir mi diye
düşündük. Sesin size ait olduğunu zannettik. Okuyucumuz da sizin sesiniz diye
bize gönderdi. Biz bantta olanları yazalım, eğer size ait değilse bize bildirin
memnuniyetle neşredelim. Gönlümüz sizin gibi bir kimsenin Vehhâbileri sevmesini
asla istemiyor.
Bantta Vehhâbi Kral Faysal'ı bir Ehl-i sünnet âlimi gibi
övüyorsunuz. Kral Faysal gibi meşhur bir Vehhâbiyi övmeniz üzerine vaaz veya
konuşmanızı dinleyen bir kardeşimiz size şöyle nazik bir sual tevcih
ediyor:
«Kral Faysal'ın çok iyi bir İslâm Halifesi olduğunu
söylediniz. Faysal'ın Vehhâbi olduğu söyleniyor, buna ne
dersiniz?
Zatınızın verdiği cevab hulâsa olarak şöyle :
«Bizim bir kısım mutaassıp hocalarımız olmasa Suudî
Arabistan'da bir tane Vehhâbi olmayacak. Üniversiteyi idare eden üç-beş hocadan
başka ve belki üç-beş tane halktan başka Vehhâbi yok. Fakat bizde Vehhâbiliğin
aleyhinde uluorta yazı yazmalar var ya... Bunlar orada Vehhâbilerin
mevcudiyetini muhafaza ettiriyor. BU HAKSIZ VE YERİNDE OLMAYAN HÜCUMLAR, onları
mudafaa etme maksadı ile bir kısım hakperestleri harekete getiriyor ve yaşama
hakkına sahip oluyorlar.
Büyük bir zat diyor ki: «İslâmın dışından olsaydı
düşündürürdü. İçten olduğu için İslâmın arz-ı kebiri içinde Vehhâbilik erir.
Harici değildir, kökü dışarda değildir, içtendir.»
Merhum Faysal'ın Vehhâbiliğine gelince, Faysal'da
zerre kadar Vehhâbilik yoktur. »
Bu sözler size ait midir? Değilse derhal bildirin size
ait olmadığını neşredelim ki okuyucumuz hakkınızda suizan etmiş olmasın. Eğer
bu sözler size aitse ve bu fikirlerden dolayı tövbe etmediyseniz yine bize
bildirin de okuyucularımız sizi tanısın.
İlk cümlenizde ne diyorsunuz? Eğer bizde bir kısım
mutaassıb hocalar olmasaymış, Suudi Arabistanda bir tane Vehhâbi olmayacakmış.
Bu cümlede birbirinden büyük birkaç hatâ vardır. En
mühimi itikadî olanıdır. Gaipten haber vermek küfürdür. Mesela bir kimse dese
ki «Türkiye'de Vehhâbi meşrebli hocalar olmasa, bir tane komunist olmayacak.»
Komünistin mevcudiyeti Vehhâbi hocaların olup olmamasına bağlı değildir. Belki
bunlar komünistliği körükleyebilirler veya tersine mevcudiyetlerini
azaltabilirler. Türkiye'de mutaassıb hoca olmasa, demek Medine'de bir tane
Vehhâbi olmayacak. Demek suç bizim mutaassıb hocalarda. Yani bu mutaassıb
hocalar ölse veya mezhepsizler bu hocaları öldürse, anlaşılan Suudî
Arabistan'da tek Vehhâbi kalmayacak. Bu mantığınıza, bu kıyasınıza. kargalar
değil, komünistler bile güler. Mutaassıb hocaların tesiri nedir? Belki mutaasıb
hocalar, Vehhâbilik akımını körükleyebilirler veya tesirini azaltabilirler. Biz
belki diyoruz, sizin gibi kat'i olarak konuşmuyoruz. Kimler olmasa komünistler
olmayacak? Kimler olmasa kapitalistler olmayacak?
Mutaassıb hocalardan maksadınız nedir? Taassub, salâbet
yerine kullanılan bir tabirdir. Mukaddesatı korumak hususunda fazla sebat ve
taraftarlık göstermek demektir. Ama bugün bu kelime mukaddesata değil de
hurafelere sıkı sıkıya bağlanma mânâsına gelmektedir. Siz mutaassıp kelimesini
birinci mânâda söylemiş iseniz böyle mübarek kimselere dil uzatmanız affedilir
mi? Yok kelimenin ikinci mânâsını kullanmışsanız, yani sapık kimselerin
Türkiye'de bulunması, Suudî Arabistan'da Vehhâbiliğin yayılmasına sebep oluyor,
demek istiyorsunuz. Öyle mi?
Türkiye'deki bir kısım mutaassıb hocalar ne yapıyor da
Suudî Arabistan da Vehhâbileri çoğaltıyorlar? Bilelim de bu işe mani olmaya
çalışalım.
Suudî Arabistan'da Vehhâbilerin çok az olduğunu, üçbeş
tane olduğunu söylüyorsunuz. Haydi biz bu rakamın onkatını alalım ve diyelim ki
Suudun memleketinde 50 tane Vehhâbi var. Bunlar da üniversite hocası falan...
Diğer halk Ehl-i sünnet demek?.. Peki bu kadar Ehl-i sünnet ne diye bir avuç
Vehhâbiyi üniversitesine hoca olarak tayin ediyor? Bu işin kaynağı yoksa bu bir
avuç Vehhâbiyi kim yetiştirmiş, nerede yetişmiş?
Teypteki ifadeye göre Fethullah Hoca Medine'de birisine
Vehhâbi olup olmadığını sormuş da az kalsın ağzının üstüne vuracakmış. Komünist
faaliyetlerin en güçlü olduğu şu günlerde hangi insanın ben komünistim dediği
duyulmuştur? Kamufle şekli olan sosyalistim diyor. Bugün yerli ve yabancı
Vehhâbiler bir tane itikad mezhebi varken, ikiye ayırıyorlar, bir de Selefiyye
diye bir şey çıkarıyorlar. Bu selefiyye Vehhâbiliğin kamufle adıdır. Nasıl
sosyalizm, komünizmin kamufle adı ise...
Bir insanın komünist veya Vehhâbi olduğu alnında yazmaz.
İtikad ve ameline bakılır. Bir kimse dine inanmıyor, afyon diyor ve sosyalizmi
savunuyorsa o komunisttir. Bir kimse de dört hak mezhebin ictihadları ile amel
etmek lazımdır. Her mukallidin mutlaka bir hak mezhebe bağlanması zaruridir
demiyorsa, delil olarak mezhep hükümlerinden bahsetmiyor da devamlı âyet-i
kerîme ve hadîs-i şerîflerden bahsediyorsa o kimse katıksız vehhabidir. Ancak
bugün Vehhâbiliğe karşı olduğu halde Vehhâbi metoduyla vaaz eden, konuşan,
konferans veren kimseler az değildir, Onları ikaz ediyoruz. Mukallid için delil
âyet-i kerîme ve hadîs-i şerif değildir. Mezhebin müftabih
kavilleridir.
Fethullah Hoca da diğer vaaz hocaları gibi aynen
Vehhâbi metodu ile konuşmaktadır. Eğer Fethullah Hoca Vehhâbiliğe gerçekten
düşman ise, Vehhâbi metodu ile konuşmayı ve Vehhâbi Kralı Faysal'ı övmeyi
bırakmalıdır.
Bizde ulu-orta vehhâbilik aleyhinde yazı yazılıyormuş.
İşte bu sebepten dolayı Suudistan'daki Vehhâbilerin mevcudiyeti muhafaza
edilmiş... Yani Vehhâbilik aleyhinde yazı yazılmasaymış? orada Vehhâbi
kalmayacakmış,.yani komünizim aleyhine yazi yazmasak komünizm bertaraf
olacaktır, öyle mi? Bu sözleri beşikteki çocuk bile söylemez, Fethullah
Hoca'nın nasıl söyleyebildiğine hayret ettik.
Vehhâbileri ve Vehhâbiliği öven şu cümleleri tekrar
okuyalım:
«Bu haksız ve yerinde olmayan hücumlar, onları müdafaa
etme maksadı ile bir kısım hakperestleri harekete getiriyor ve yaşama hakkına
sahip oluyorlar.»
Diyelim ki biz uluorta Vehhâbileri tenkid ediyoruz, ne
diye o hakperestler bizi değil de Vehhâbileri mudafaa ediyorlar. Yoksa
hakperest diye Vehhâbilere mi denmek isteniyor? Bu takdirde daha büyük gaf
yapılmış olur. Hakperestler eğer Vehhâbi degil de Ehl-i sünnet ise bu alçak
adamlar ne diye Vehhâbileri mudafaa ediyorlar? Biz uluorta komunizmin aleyhine
yazı yazsak Fethullah Hoca çıkıp da komunizmi mi mudafaa edecektir? Aslında
Vehhâbilik komunizmden daha tehlikelidir. Vehhâbi insanın itikadını bozar,
komunist ise insanı öldürür, o zaman belki de şehit olarak ölür insan. Fakat
itikadı bozulan insan öldüğü zaman sapık veya kafir ölür. Vehhâbiler aleyhine
haksız hücumlar yapılıyormuş, kim nasıl bir hücum yapmış? Komünizm aleyhine
haksız hücum yapılsa komunist mi mudafaa edilir? Nedir Fethullah Hoca'nın bu
kadar Vehhâbi taraftarlığı?
Bir de büyük zat diye birisinden bahsediyorsunuz, eğer
Vehhâbilik İslâmın dışından olsaymış tehlikeli olabilirmiş içinden olduğu için
erirmiş. Bunu hiç bir büyük söylemez. Bunu ancak mezhepsiz birisi söyleyebilir.
Aslında içte olan hastalık daha tehlikelidir. Dıştaki bir yaranın tedavisi daha
kolay olur. Mesela elde bir kanser olsa icabında kesilip atılabilir. Mide veya
kalbde kanser olsa kesilip atılması neye mal olur? 72 sapık fırkayı dinîmizin
içinde diye küçük görmek gaflet mi, dalalet mi, yoksa hıyanet midir? Lütfen
büyük zat denilen mezhepsizin kimliğinin açıklanmasını istiyoruz. Bir insanın
büyüklüğü dine olan bağlılığı ile ölçülür, Vehhâbilik kendi kendine mi erir,
yoksa hiç aleyhinde konuşmamakla mi erir? Evet İslâm'ın havz-ı kebiri vardır.
Vehhâbiliği o havuza atsak erir. Fakat bazı mezhebsizler Vehhâbileri o havuza
atmak istemiyorlar, bunun için durmadan ürüyorlar. Vehhâbilik, kökü dışarıda
(İngiltere'de) olan bir iç yaradır.
Vehhâbilik hakkında bir hadîs-i şerif yazalım :
“Arabistanın doğusunda bazı kimseler zuhur
edecek, bunların okuduğu Kur'an-ı kerîm boğazlarından aşağı geçmez. Okun yaydan
çıktığı gibi bunlar dinden çıkarlar. Yüzlerini kazırlar.”
Yüzlerini kazıyıp çenelerinin uçlarında biraz kıl bırakırlar.
Hiç bir Vehhâbi kendisine Vehhâbi demiyor. O halde
Fethullah Hoca üç-beş Vehhâbinin bulunduğunu nasıl bilmiş? Nerede nasıl saymış?
Bir fıkracık: Adamın biri trenle giderken bir bahçedeki
305 koyunu bir bakışta saydığını iddia eder. Arkadaşı nasıl olur? diye itiraz
edince yine bir ağılın önünden geçerken sayayım da gör der. Tam ağılın önünden
geçerken arkadaşı say bakalım der. Hemen bir anda saydım 270 tane koyun vardı,
der. Nasıl saydığını sorunca, bundan kolay ne var, ayaklarını saydım dörde
böldüm, buldum der.
Acaba Fethullah Hoca kaç tane Vehhâbi ayağı saymış da
ikiye bölmüş ki?
Bilindiği gibi Vehhâbilik hadîs-i şerîfte bildirildiği
gibi Arabistan'ın doğusundan çıkmıştır. Haşa Allahü teâlânın gökte olduğunu,
Arş'ta oturduğunu söylemekle okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkmışlardır.
Üç-beş Vehhâbi için hadîs-i şerif söylenir mi? Demek tehlike olacak kadar çok
fazla ki tehlike ikaz edilmiştir.
Fethullah Hoca, Kral Faysalda zerre kadar Vehhâbilik
yoktur diyor. Hiç suratına bakmadı mı: Resmini de mi görmedi? Vehhâbi sakalını
da mı inkar edecektir? Sünneti tağyir etmek ne demektir? Amerikan züppeleri
gibi çenede sakal bırakmak hangi hak mezhebde vardır? Hangi İslâm Halifesi
böyle züppe bir kılığa girmiştir?
Fethullah Hoca bu ifadelerine göre İslâmı bilmediği gibi
Halifeliğin de ne demek olduğunu bilmemektedir. Vehhabiliğin ne demek olduğunu
da hiç bilmediği anlaşılmaktadır.
Her memlekette bir Halife olmaz. Kimi Halifenin
Türkiye'de olduğunu söylüyor, kimi Libya'da diyor. Kaddafi Halife diyor. Kimi
de Vehhâbi Faysal'a Halife diyor. Dünyada İslâm devleti olmadığı için
Halife de yoktur.
Suudî Arabistan'da ileri gelenler, geri kalanlar
Vehhâbidir. Biz iddiamızı her zaman ispatlayabiliriz. Suudî Arabistan'ın
neşrettiği bütün kitaplar Vehhâbi kitabıdır. Vehhâbi metoduyla yazılmıştır. Ehl-i sünnet itikadına uygun olarak, dört hak mezhebe göre veya birisine göre
yazılmış tek kitap gösterilemez. Meselâ Hac rehberleri vardır, Hanefilere göre
Hac böyledir demiyor. İslâma göre Hac şöyledir diyor. Bu kitab, İbni Teymiye ve
İbni Abdulvehhabın fikirleriyle doludur. Bu sapıkları ve Vehhâbileri övmek de
kasıt yoksa gaflet değil midir?
Fethullah Hoca'dan suallerimize cevap vermesini
bekliyoruz. Cevap verirlerse memnuniyetle neşrederiz. Vermezlerse vehhabiliği
seviyor demektir. Kişi sevdiği ile beraberdir. Cevab vermediği takdirde, bütün
konuşmalarını toplayıp dinimize aykırı olan yerlerini tespit ederek mecmuada
neşredebiliriz. Hatırlatmak bizden...
* * Bu makale Milli Fikir
Dergisi'nde yayınlanmıştır ( Kasım 1978 , Y: 4 , S: 44 ).
*
* MEHAZ :
Mehmet Ali Demirbaş - Başlangıçtan Bugüne. MEZHEPSİZLER , Kitabından iktibas.
*