ALTUN SAYAC
Aktif Ziyaretçi: | 2 |
Bugün Gelen Ziyaretçi: | 146 |
Toplam Ziyaretçi: | 4358521 |
IP Adresiniz: 18.204.56.185 | |
Çözünürlüğünüz: | |
Sitemizi ziyaretiniz |
*
İLİM GÖRÜYOR
Ondört asır önceki astronomi ilminin
ve haberleşme sistemlerinin yetersizliği sebebiyle tam olarak görülmeyen veya
görüldüğü halde yeterince yaygınlaşmayan Ay Mucizesi, 4 Mayıs 1967 yılında
Florida'daki Cape Kennedy Uzay Üssünden fırlatılan "Orbiter 4" uydusundan
çekilen Ay fotoğraflarıyla ister istemez gündeme geldi. Orbiter 4'ün bu
çalışmasında, Ay'ın dünyamızdan görülmeyen arka yüzünün resimleri çekilmiş ve
3000 km. uzaklıktan çekilen Ay fotoğraflarında, daha önce küçük bölümler hâlinde
çekilen Ay fotoğraflarında farkedilmeyen bazı özellikler göze çarpmıştı. Ay'ın
arka yüzeyi, uzunluğu 240, genişliği de yer yer 8 km/yi bulan bir yarık
tarafından boylu boyunca kuşatılmaktaydı. (The Müslim Digest, Vol:34, Nos:304,
page:35) Bu çatlağın merkezi, 6 derece güney ve 105 derece doğu olarak
belirlenmişti. Tabii (doğal) sebeplerle meydana gelen çatlaklar, dalgalı ve
düzensiz çizgiler oluşturduğu halde, bu çatlaklar dikkati çekecek kadar düz bir
çizgi halindeydi.
*
ÜÇ ASIRLIK HARİTA
Ay'ın iki parçaya ayrıldığı, bizzat Rabbimiz tarafından ifade edildiğine göre, bu parçaların tekrar birleşmesi sırasında meydana geldiği tahmin edilen çizginin Ay'ın tamamını dolaşması
gerekmektedir. Yani birleşme çizgisi, Ay'ın dünyadan görülen yüzünde de
bulunmalıdır.
Uzay çalışmalarını yürüten ülkeler, şu ana kadar Ay'ın bu yüzünü çevreleyen bir çatlaktan bahsetmedikleri gibi, İtalyan gök bilimcisi Cassini tarafından
üçbuçuk asır önce çizilen Ay haritasını da gözden uzak tutmuşlardır. Modern
astronomiyle uğraşan bilim adamları tarafından "son derece önemli" olarak kabul
edilen ve bilimsel yönü tartışılmadığı için birçok kitapta yer alan bu harita,
günümüze ait Ay fotoğraflarıyla da mükemmel bir uyum göstermektedir. Cassini'nin
üçbuçuk asır önce çizdiği bu haritada, dünyamızdan görülen Ay yüzeyinin tamamını
kuşatan ve tesadüflere bağlanamayacak kadar muntazam olan bir çizginin varlığı
açıkça görülmektedir. 151. sayfada fotoğrafını verdiğimiz bu haritayı
inceleyenler, bir cetvelle çizilmiş gibi muntazam olan bu çizgiyi açıkça
farkedecektir. Fakat iki büyük taşın üst üste konduğunu veya bazı yerlerde
derince çizgiler çizildiğini görüp te bunların uzaylılar tarafından yapıldığını
iddia eden Daniken gibi sahte âlimler, bu çizgilerden hiçbir zaman
bahsetmeyecektir.
*
AY YÜZEYİ DEĞİŞİYOR MU?
Değerli kardeşlerim.
Sizlere Cassini'nin haritasından bahsetmiş olmamın sebebi, Ay Mucizesinin
yaşandığı zamana en yakın kaynak olmasından dolayıdır. Çünkü Ay Mucizesinden bu
yana geçen ondört asır boyunca, Ay yüzeyinde önemli değişmelerin olduğu ve
sözkonusu çatlağın zamanla örtülüp kapandığı bilinmektedir.
Ay yüzeyindeki bozulmaların birçok sebebi vardır. Bunlardan biri, sıvı haldeki
lavların taşması olarak belirtilmektedir. (Bilim ve Yaşam Ansiklopedisi, Bilim
ve Teknoloji Cildi, Gelişim Yayınları shf: 241) Mesela Ay yüzeyinde vaktiyle bir
çember şeklinde olan "Ebemkuşağı Körfezi" (Sinüs iridum), yakın sayılabilecek
bir geçmişte bu lavlar tarafından doldurularak bir yay hâline getirilmiştir. Ay
yüzeyinin bozulmasına sebep olan diğer bir faktör de, sıcaklık derecesindeki ani
farklılıklardır. Ay üzerindeki sıcaklık, güneşin belirli bir yüksekliğe
ulaşmasıyla birlikte - 80 dereceden +120 dereceye fırlamakta ve 200 dereceyi
bulan bu ani ısı değişimleri sonucunda kayalar parçalanarak Ay yüzeyinin
görünümünü değiştirmektedir.
Ay'ın son derece yoğun bir meteor (göktaşı) yağmuruna maruz kalması da,
yüzeyinin değişmesine yol açar. Ağırlığı bazen tonlarla ifade edilen
göktaşlarının yapmış olduğu tahribat, tek kelimeyle dehşet vericidir. Hatta
saniyede 40 km. hızla düşen fındık büyüklüğündeki göktaşları bile bir kurşun
tesiri yapar ve en sert kayalarda en az 30 cm. derinliğinde ve 60 cm.
genişliğinde bir çukur açar. Bilindiği gibi dünyamızın etrafını kuşatan atmosfer
tabakası, bu taşlar için mükemmel bir kalkan görevi yapmaktadır. Buna rağmen
nadir de olsa düşen göktaşlarının açtığı dev kraterler, herhangi bir atmosfer
tabakasına sahip olmayan Ay yüzeyinin ne kadar fazla bozulabileceğini ortaya
koymaktadır.
Yukarıda saydığımız bu sebeplerden dolayı Ay yüzeyi her an değişmekte ve
farklı bir görünüme kavuşmaktadır Bu yüzden şimdi değişmiş veya kısmen kapanmış
olsa bile, üçbuçuk asır önceki Ay haritasında gösterilen (ve ay ikiye
ayrıldıktan sonra, tekrar birleşmesiyle meydana gelen) o muazzam çatlak, önemini
korumaktadır.
Modern Astronominin Ay mucizesiyle ilgili tespitleri (veya inkârları) hangi
boyutta olursa olsun, inananlar için fazla bir önem taşımaz. Çünkü bu mucize,
bizzat Allah tarafından doğrulanmakta ve Kur'anda şöyle ifade edilmektedir:
"Kıyamet yaklaştı ve ay yarıldı. Onlar (müşrikler) bir âyet (mucize) görseler,
ondan yüz çevirip: "normal bir sihir" derler, yalan söylerler, nefislerine
uyarlar" (Kamer Suresi l -3. âyet)
Değerli kardeşlerim.
Ümmeti olmakla iftihar ettiğimiz o yüce Peygamberin görür gibi incelemiş
bulunduğumuz mucizeleri, sayıca bini geçtiği için ciltlere sığmaz.
Ben bu kitapta, o mucizeler denizinden bir damla takdim ettim sizlere.
Bu mucizeleri bizzat Efendimizin ağzından dinlemek ve onları tekrar yaşamak
ister miydiniz?
Böyle bir şeyi kim istemez, öyle değil mi?
Bunun için yapacağımız tek şey, Peygamberimizin emrettiği şekilde yaşamak ve
böylelikle O'nu ne kadar sevdiğimizi ispat etmektir.
Peygamberimize olan sevgisini hayatıyla, Efendimize yaptıkları dua ve selat-ü
selamlarla ispat edenler mutlaka Cennet'e girecek, O'nunla orada yüzyüze sohbet
edecek ve bu mucizeleri bizzat O'nun ağzından dinleme şerefine ulaşacaktır.
Çünkü Peygamberimizin müjdelediği gibi: "insanlar, sevdiği kişilerle beraber
olacaktır."
*
Kaynak :
* ZAFER İLİM ARAŞTIRMA
DERGİSİ - AY MUCİZESİ. S: 175. Sh: 04-12
*
*
*
Peygamber Efendimizin (s.a.v.) en büyük mucizelerinden biri, Şâkk-ı Kamer
adıyla bilinen "Ay'ın ikiye ayrılması"'dır. ZAFER İLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ Şu
ana kadar ele alınmaya pek cesaret edilemeyen bu mucizeyi Temmuz 1991
sayısında incelerken, âyet ve hadislerin yanısıra çeşitli teknik bilgilere,
astronomik haritalara ve uydu fotoğraflarına yer verdi. "AY MUCİZESİ"
başlığını taşıyan yazıda, mucize tahakkuk ettiği sırada Efendimizin (s.a.v.)
yanında bulunanların isimleri, mucizenin nasıl gerçekleştiği, kimler ve
hangi ülkeler tarafından müşahede edildiği, fakat neden herkes tarafından
görülemediği gibi hususlara temas edilmişti.
* Aynı yazıda ilk defa ZAFER Dergisi tarafından
ortaya atılan bir delil de, Modern Astronomi ile uğrasan bütün ilim
adamlarınca fevkalâde önemli bir kaynak olarak kabul edilen ve ilmi yönü
tartışılmayan birçok kitapta yer alan 311 yıllık Ay haritasıydı.
İtalyan gök bilimcisi Cassini tarafından çizilen bu ay haritasında,
dünyamızdan görülen ay yüzeyinin tamamını kuşatan tesadüflerle meydana
gelemeyecek kadar muntazaman olan bir çizginin varlığı, son derece net bir
şekilde müşahede edilmekteydi. ZAFER, bu çizginin ay'ın ikiye ayrılıp tekrar
birleşmesiyle meydana gelebileceğini belirttiği yorumunda, zamanla yapısında
değişikliklerin olabileceğini ortaya koydu. Çünkü ay, her an yoğun bir
meteor bombardımanına tutuluyor ve 1 gramlık göktaşları bile, en sert
kayalarda 30 cm derinliğinde, 60 cm çapında bir çukur açıyordu. Bilindiği
gibi bu meteorlardan bazıları koruyucu atmosfer tabakasına rağmen dünyamıza
düşmüş, Arizona çölüne düşen bir tanesi çevresi 5 Km'ye ulaşan 174 m
derinliğinde bir çukur açmıştı. ** ZAFER İLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ, Sayı: 200, Yıl: 1993. Sh: 36-37
**
**
**
**
****
** ** ** ** ** ** *** AY MUCİZESİ KONUSU İLE ALAKALI MEHAZLAR : * ŞÂMİL İSLAM ANSİKLOPEDİSİ - Cengiz YAĞCI -ŞÂMİL YAYINEVİ * ZAFER İLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ . SAYI: 175. YIL : TEMMUZ 1991 * UZAY AYETLERİ TEFSİRİ - DR. CELAL YENİÇERİ * MEZHEPSİZLER - Dr. Habis es SAMARRAİ - BİLGE YAYINEVİ * HAK DİNİ KUR'AN DİLİ - ELMALILI HAMDİ YAZIR * İMANIMIZLA OYNAMAYINIZ - DR. ZEKİ ÇIKMAN . BEREKAT YAYINEVİ * PEYGAMBERİMİZİN MUCİZELERİ ve BÜYÜK ÖZELLİKLERİ - UYSAL YAYINEVİ * * * ** MADDE İLE MANANIN; RUH İLE VÜCUDUN; AKIL İLE ZEKANIN BULUŞTUĞU ADRES : İSLAM ve BİLİM Özbağlı Abdülhakim ALTUNTOP |